Zamanın İllüzyonu

Şu An "Şimdi"yi Yaşamıyorsunuz:Hepimiz 80 Milisaniye Geçmişte Yaşıyoruz..

Zaman Akmıyor, Beyniniz Hikaye Anlatıyor

​Saatinize bakın. Saniyenin ilerlediğini görüyorsunuz.

Şu an bu cümleyi okuyorsunuz. Her şeyin eş zamanlı, "canlı" (live) yaşandığını sanıyorsunuz.

Üzgünüm ama yanılıyorsunuz.

​Biyolojik olarak "Şimdi"yi yaşamanız imkansızdır.

Şu an okuduğunuz kelime, gördüğünüz ışık ve duyduğunuz sesler; aslında çoktan gerçekleşti, bitti ve geçmişte kaldı. Siz sadece beyninizin size sunduğu gecikmeli bir yayını izliyorsunuz.


​80 Milisaniyelik Gecikme (The Lag)

​Nörobilimciler buna şaşırtıcı bir gerçekle cevap veriyor: İnsan bilinci, gerçekliğin yaklaşık 80 milisaniye gerisinden gelir.

​Neden mi? Çünkü fiziksel dünyadan gelen verilerin işlenmesi zaman alır.

  1. ​Işık gözünüze çarpar, retinada elektrik sinyaline dönüşür.
  2. ​Sinirler bu sinyali beynin arkasındaki görme merkezine taşır.
  3. ​Beyin bu ham veriyi işler, anlamlandırır ("Bu bir araba", "Bu kırmızı renk" der).
  4. ​Ve en son size "görüntüyü" sunar.

​Tüm bu işlem yaklaşık 80 milisaniye sürer. Yani parmağınızı şıklattığınızda, o sesi duyduğunuz an, aslında parmağınız çoktan şıklamış ve durmuştur. Bizler, hayatı canlı yayında değil, hafif bir gecikmeyle izleyen birer seyirciyiz.


Zaman Neden Yaşlandıkça Hızlanır?

​Çocukken yaz tatilleri bitmek bilmezdi. Şimdi ise "Hangi ara Aralık ayı geldi?" diyoruz. Zaman fiziksel olarak aynı hızda akıyor (bir yıl hala 365 gün).Peki bu his neden değişiyor?

​Cevap: Rutin ve Veri Sıkıştırma.

​Beynimiz bir enerji tasarruf makinesidir.

​Çocukken: Her şey yenidir. İlk kez denize girmek,ilk kez okula gitmek...  Beyin bu yeni deneyimleri "yüksek çözünürlükte" ve detaylı kaydeder. Çok fazla veri olduğu için zaman "uzun" hissedilir.

​Yetişkinlikte: Her gün aynıdır. Uyan, işe git, eve gel. Beyin "Bunu zaten biliyorum" der ve kayıt yapmayı bırakır. Günleri birleştirir.

​Tıpkı bir filmde, sıkıcı sahnelerin hızlı geçilmesi (Fast Forward) gibi; beyniniz rutin anları hafızanızda sıkıştırır. Bu yüzden hayat, yaşlandıkça ellerinizin arasından kayıp gidiyormuş gibi gelir.

​Ölüm Korkusu Anında Zamanın Durması

​Hiç trafik kazası geçirdiniz mi veya ölümle burun buruna geldiniz mi? O anlarda her şeyin "ağır çekimde" (slow motion) gerçekleştiği söylenir. Bardak yere saatlerce düşüyor gibidir.

​Bu mistik bir olay değildir; beynin acil durum modudur.

Tehlike anında Amigdala (korku merkezi) devreye girer ve beyne şu emri verir: "Her şeyi kaydet! Hiçbir detayı atlama! Hayatta kalmak için buna ihtiyacımız var."

​Beyin saniyede aldığı kare sayısını (frame rate) artırır. Normalde saniyede 30 kare görüyorsanız, o an 300 kare görmeye başlarsınız. Bu kadar çok detayı işlemek, zamanın yavaşladığı illüzyonunu yaratır.


 Zamanı Kontrol Edebilirsiniz

​Zaman, dışarıda akan bir nehir değil, içeride (beyninizde) inşa edilen bir kurgudur. Bu, onu manipüle edebileceğiniz anlamına gelir.

​Eğer hayatınızın yavaşlamasını ve dolu dolu geçmesini istiyorsanız, yapmanız gereken tek bir şey var: Beyninizi şaşırtın.

Yeni yerler görün, yeni tatlar deneyin, rutini kırın. Beyniniz "yeni veri" gördüğünde kayıt tuşuna basacak ve zamanı yavaşlatacaktır.

​Zamanı durduramazsınız ama algısını genişletebilirsiniz.


Yorumlar